GÜNDEM

ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİNDEN BASINA VE KAMUOYUNA   UYARIYORUZ ! ÇAĞRISI. 02/03 /2023 Atatürkçü Düşünce Derneği Ümraniye Şubesi olarak

hüseyin okumuş
104142 Görüntüleme
29 Temmuz 2023 17:57
Son Güncelleme: 29 Temmuz 2023 17:57
Türkiye, iktidarın yıllardır sürdürdüğü bilim ve çağ dışı politikalar sonucu giderek yoğunlaşan bir karanlığın pençesinde kıvranıyor.Batı Emperyalizmi, 100 yıl önce Sevr ile gerçekleştirmeye çalışıp başaramadığı “Türkleri Anadolu’dan Asya steplerine sürme” hayaline bugün BOP ve yerli işbirlikçilerinin aymazlığı ile nihayet kavuşmak için ellerini ovuşturuyor. Süreci endişeyle izliyor, olanca gücümüzle Milletimiz ’i ve yetkilileri uyarmaya çalışıyoruz.
ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİNDEN BASINA VE KAMUOYUNA   UYARIYORUZ ! ÇAĞRISI. 02/03 /2023 Atatürkçü Düşünce Derneği Ümraniye Şubesi olarak

 Bir şunu diyen bir yazı 'tarih ve 1554 sayıl Resmi Gazete ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ GENEL MERKEZİ Yerli ve yabancı hiçbir kuruluştan "fon" adı altında bile yardım almamakla övünüyoruz. yayınlanan Bakanlar Kurulu nun 6.03 1993 tạnh 3/4239 sayılı karanı ile Kamu ararına Çalışan' görseli olabilir            

              BASINA VE KAMUOYUNA   UYARIYORUZ !
Türkiye, iktidarın yıllardır sürdürdüğü bilim ve çağ dışı politikalar sonucu giderek yoğunlaşan bir karanlığın pençesinde kıvranıyor.
Batı Emperyalizmi, 100 yıl önce Sevr ile gerçekleştirmeye çalışıp başaramadığı “Türkleri Anadolu’dan Asya steplerine sürme” hayaline bugün BOP ve yerli işbirlikçilerinin aymazlığı ile nihayet kavuşmak için ellerini ovuşturuyor. Süreci endişeyle izliyor, olanca gücümüzle Milletimiz ’i ve yetkilileri uyarmaya çalışıyoruz. Ancak sorun çok ciddi, sonuçları çok vahim, adeta bindiğimiz dal kesiliyor. Akılcı düşünce, bilimsel bilgi, çağın gerekleri dışlanıyor. Eğitim alabildiğine dinselleştiliyor, geleceğimiz karartılıyor. Neoliberal soygun düzeninde ekonomi üretimden koparılıyor, Ulusumuz’un büyük çoğunluğu hızla yoksullaşıyor. 1930’larda uçak ve buğday ihraç eden Türkiye artık kendini doyuramıyor, buğdayın anavatanında savaştaki ülkelerden buğday bekliyor, bir zamanlar aşı hibe ettiği memleketlerin kapısında aşı kuyruğuna giriyor. Demografik yapımızı tarumar eden yasa dışı sığınmacı sorununun Ulusal Birliğimiz ve İç Barışımız üzerindeki tehdidi artarak sürüyor. Aydınlanmanın önü kesiliyor, laik demokratik hukuk devleti yok ediliyor. Toplum dernek ve vakıf adı ile örgütlenerek holdingleşip akıl almaz ekonomik olanaklara kavuşan Atatürk, Laik Cumhuriyet ve bilim düşmanı tarikat ve cemaatler eliyle yaşam ve ülke gerçeklerinden koparılıyor. Cumhuriyetimiz, Atatürk’ün aklı ve bilim yolundan uzaklaştıkça gericilik bataklığında soluksuz kalıyor. Milyonlar ekonomik krizle boğuşurken, başta öğretmenlerimiz memurlarımızın çoğu açlık sınırında yaşamaya çalışırken, işsizlik insanlarımızı çaresiz bırakırken, gençlerimiz geleceklerini yurt dışında aramak zorunda kalırken, hastalarımız doktor ve ilaç bulamaz, çocuklarımız sağlıklı beslenemezken yasa dışı cemaatlerin bu ölçüsüz ekonomik güce kavuşmaları da, toplumda ve devlet yönetiminde baskı oluşturmaları da kabul edilemez.

Hal bu iken ve iktidar güçleri karanlığı yoğunlaştırmak konusunda pervasız bir kararlılıkla ilerlerken muhalefetin seçim sonuçlarını sağlıklı değerlendirip yenilgilerinin nedenlerini dürüstçe saptayarak gereğini yapmak yerine, iç karışıklıklar ve kavgalarla Ulusumuz’u umutsuzluğa sürüklemesi ise hiç kabul edilemez. Muhalefet partileri; vazgeçilmez unsurları oldukları demokrasinin olmazsa olmazının laiklik olduğunu, aslî görevlerinin Laik Cumhuriyetimiz‘i korumak, demokrasimizi ve hukuk devletimizi geliştirmek, Cumhuriyet kazanımlarımızı ilerletmek, halkımızı refah ve huzur içinde yaşatmak, bunun için de gerçekçi ve doğru politikalar üretip seçmeni ikna ederek iktidar olmak olduğunu unutmamalıdırlar. Atatürkçü Düşünce Derneği olarak, kuruluş ilkelerimiz ve varlık nedenimiz gereği tüm yetkilileri ve tüm siyaset kurumunu bir kez daha ve en yüksek sesimizle uyarıyoruz: - Bu gerici karanlığa derhal son verin!
- Yeniden Atatürk Cumhuriyeti Manifestomuz’da da altını çizdiğimiz gibi, Büyük Atatürk ve Kemalist devrimcilerin devletimizi kurarken hamuruna kattıkları “Namus Mayası” nın eksilmesine izin vermeyin!
- Türkiye Cumhuriyeti bir Uluslaşma, çağdaşlaşma atılımı, bir kadın devrimi, bir bilim ve sanat özgürleşmesidir, koruyun!
- Akıldan, bilimden, çağından ve üretimden koptuğu için çöken Osmanlı’ya öykünmeyi bırakıp bir an önce Atatürk Yolu’na girin!
 Saygılarımızla.

                            ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ GENEL MERKEZİ

Yorum Yazın

Yorum yazarak topluluk kurallarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Belediyeler hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.