Masada” Yetkili” olarak sizi temsil ettiklerini söyleyenler içinden çıkılmaz hale gelen sorunlarımızı çözmek yerine iktidara toz kondurmamayı, övgüler dizmeyi tercih ettiler. Önlerine konan, mutfakta yaşadığımız gerçek enflasyonun en az yarısını yutan TÜİK rakamlarına dayalı mutabakatlara imza koydular. Haklarımızı savunmak yerine her seferinde kraldan çok kralı olmaya devam ettiler. Üstelik hiç sıkılmadan “ tarihi başarı, bütçeden hakkımızı, refahtan payımızı aldık” diyerek hepimizle dalga geçtiler.
Sevgili Kamu emekçileri, Sevgili Emekliler!
Şimdi hepimiz için karar vakti…
Ya bizi her geçen gün daha sefalete iten bu oyunun bir kez daha sahnelenmesini izleyeceğiz. Ya da grev hakkı ile tamamlanmış gerçek bir toplu pazarlık hakkı, insanca yaşamaya yetecek bir ücret, güvenli iş, güvenli gelecek için omuz omuza verip bu oyuna son vereceğiz!
İktidar bloğu krizin faturasını emekçilere, emeklilere, işsizlere, gençliğe, kadınlara çıkarırken siyasal alanda ise baskıları artırmakta, toplumsal ilişkilere yönelik olarak da ideolojik saldırılar, dayatmalar içeren politikalara sarılmaktadır.
Değerli Basın Emekçileri!
Siyasal iktidar seçimden önce verdiği sözleri yerine getirmemek için her türlü hileye başvurmakta üstelik söz konusu hileler ile alabildiğine sınırladığı maliyeti de başta KDV ve MTV olmak üzere vergilerin, harçlar fahiş oranlarda artırılmıştır. Ek Bütçe yasa teklifi ile bütçe hakkımız yok sayılmış, vergilerin yükü emekçilere ve halka yıkılmıştır.
Ülkeyi yönetenler “büyümede rekor üstüne rekor kırıyoruz raflar dolu, dünya bizi kıskanıyor “diyor. Oysa bizim sadece dertlerimiz, sorunlarımız, yoksulluğumuz ve borçlarımız büyüyor.
Her yeni güne yeni bir zam haberiyle uyanıyoruz. Raflar dolu ama bizim cebimiz boş. Marketleri müze gezer gibi geziyoruz. Fiyatlara bakıp çıkıyoruz.
Her üç çalışandan birisi açlık sınırı altında olan asgari ücrete mahkûm edilmiş halde. Geri kalanların maaşları da her geçen gün asgari ücrete yaklaşıyor. 10 milyon emekliye açlık sınırı altında bir maaş reva görülüyor.
Bugüne Kadar Kaşıkla Verdiklerini Kepçe İle Geri Aldılar.
Tek çözüm yoksulluk sınırının üzerinde bir ücret mücadelesini yükseltmekten geçiyor.
Bizler yoksullukta, sefalette eşitlenmek değil hak ettiğimiz refahta birleşmek istiyoruz.
Bizle ulufe değil, grevli gerçek bir toplu sözleşme düzeni istiyoruz.
İktidarın tek taraflı olarak çıkardığı yasalar değil, konfederasyonların, sendikaların, kamu emekçilerinin söz ve karar sahibi olacağı demokratik bir çalışma yaşamı istiyoruz.
Tüm kamu emekçilerini, emeklileri yıllardır hepimize kaybettiren bu yoksulluk ve sefalet düzenine karşı önümüzdeki toplu sözleşme sürecinde insanca yaşayacak ücret, güvenceli iş, güvenli gelecek mücadelesinde omuz omuza vermeye çağırıyoruz.
BİZLER!
İNSANCA YAŞAMAYA YETECEK ÜCRET, GÜVENCELİ İŞ-GÜVENCELİ GELECEK İÇİN,
TOPLU SÖZLEŞME TALEPLERİMİZ!
• Sözleşmeli, taşeron, ücretli, vekil gibi her türlü güvencesiz istihdama son verilmesini, tüm kamu emekçilerinin güvenceli-kadrolu istihdam edilmesini ve eşit işe eşit ücret verilmesini,
• En düşük kamu emekçisi maaşının yoksulluk sınırı üzerine çıkarılmasını,
• En düşük emekli maaşının Temmuz 2023 itibari ile net 15 bin TL’ye çıkarılmasını,
• “Ek” ,”ilave”, “seyyanen” gibi her ne ad altında olursa olsun aldığımız tüm ek ödemelerin emekli aylığımıza yansıtılmasını,
• Az kazanından az çok kazanından çok vergi alınmasını, tükettiğimiz her şeyden alınan dolaylı vergilerin düşürülmesini, faiz ve servet gelirlerine tanına ayrıcalıklara son verilmesi için Servet Vergisi getirilmesini,
• Vergi matrahına esas tutarın yıllık %15’i geçmeyecek şekilde düzenlenmesini, alınacak vergi diliminin %15’te sabitlenmesini, asgari ücret kadarının vergiden muaf tutulması uygulamasının kalıcı hale getirilmesini,
• Çalışma saatlerinin günlük 7, haftalık 35 saat olarak düzenlenmesini,
• Verilen sözlerin tutularak kamuda işe alımlarda ve görevde yükselmelerde mülakatın derhal kaldırılmasını, tüm kamu emekçileri ve emeklilerine 3600 ek göstergenin verilmesini,
• İşyerlerinde kadına yönelik her türlü ayrımcılık, şiddet, taciz ve mobbinge karşı gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını ve uygulanmasını,
• Tüm çalışların 0-6 yaş arası çocukları için işyerlerinde nitelikli ve ücretsiz hizmet verecek kreşlerin açılmasını,
• Tüm kamu emekçilerine ücretsiz servis ve öğlen yemeği imkanı sağlanmasını, yaşadığımız gerçek enflasyona göre giyim ve yakacak yardımı verilmesini, kamu toplu ulaşım araçlarından ücretsiz faydalanılmasını sağlayacak aylık abonman kartı verilmesini,
• Konutu olmayan tüm kamu emekçilerine barınma hakkı kapsamında lojman sağlanmasını, bu gerçekleşinceye kadar kira yardımı yapılmasını,
• OHAL KHK’leri ile hukuksuz ve keyfi olarak işinden, emeğinden edilen kamu emekçilerinin görevlerine iade edilmesini, geriye dönük tüm hak kayıplarının karşılanmasın,
• Kamuda engeli istihdamının arttırılmasını, engelli kamu emekçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesini İSTİYORUZ!
Halkın ve emekçilerin bütçe hakkını yok sayan, kamu emekçilerini ve emeklilerini daha fazla sefalete iten torba yasaya ilişkin itirazlarımızı, insanca yaşamaya yetecek ücret, güvenceli iş, güvenli gelecek talebimizi her platformda ifade etmeye devam edeceğiz.
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!
Yaşasın KESK!
KESK AYDIN ŞUBELER PLATFORMU
Yorum Yazın