Türkiye’de akıl almaz şekilde inşa edilmeye çalışılan tahammülsüzlük ve hatta kin saçma ortamı sanat alanına da etki ediyor. Yarattıkları tutucu yaşam anlayışına denk düşmeyen, özgür ifade ile üretilmiş sanat eserine düşman kesilme refleksi, ülkemizi artık Cumhuriyet’in çağdaş değerlerinden kopmuş, bu topraklarda görülmemiş şekilde yobazlaşma tehlikesi yaşayan bir konuma geriletmeye çalışmaktadır. Gerekçeler tamamen uydurularak, sanat eğitimini almamış, demokrasiyi anlayamamış bazı kesimlerin sözde şikayetlerinin ciddiye alınarak özgür sanat eserlerinin sorgulanması kabul edilemez bir geri adımdır. Ve Türkiye’nin aydın sanatçıları, düşünürleri ve yazarları buna geçit vermeyecektir. Her ne kadar konu doğrudan UPSD’nin kapsama alanına girse de hiçbir şüphemiz yok ki bizim dışımızda da tüm diğer sanat dallarının yani tiyatronun, sinemanın, müziğin, edebiyatın, sanat kurumları da ortak bir sesle Atatürk’ün aydınlanma devriminin hiçe sayılması anlamına gelecek bu gerici anlayışa karşı büyük bir kararlılıkla hiçbir ödün vermeden direnecektir.
Hiçbir siyasi gerekçe bu soruşturmanın açılacak bir dava ile sonuçlanmasına bahane edilmeden, baştan reddedileceğine ve bu girişimin Cumhuriyet’in 100. yılında bahtsız bir girişim olarak kalacağına inanıyoruz.
Hepimizin bildiği gibi bu gerici tahammülsüzlükler aynı zamanda konserlere, kadın sesine, karikatürlere, romanlara veya medyanın ana konusu olan “özgür haber yayma ve yorum yapma” fiiliyatlarına da kökten düşmanca bir tavır sergilemektedirler.
Kadın Voleybol Milli Takımımızın başarılarını çekemeyen, özgür, bağımsız, laik, Atatürkçü Türk kadınlarının evrensel başarılarını hazmedemeyen bir ortamın Cumhuriyet’in 100. yılında daha fazla ayrıştırma, ikilik ve kaos yaratma gayretlerine “dur” demenin zamanı gelmiştir. Cumhuriyet’in 100. yılını coşku ile kutlamaya hazırlandığımız şu günlerde Atatürk aydınlanmasının neferleri olan sanatçılar, sanatseverler ve aydın Türk halkı bu karalamalara izin vermeyecektir.
Öte yandan muhalefet partilerinin siyasi nedenlerle, oy toplama kaygılarıyla bu saldırıları büyük ölçüde görmezden gelip “Mütedeyyin halk kitlelerini ürkütmeyelim” çabalarıyla iştigal etmeleri ve aynen, yeni çıkarılmaya çalışılan “Açık alanlarda alkol kullanımını yasaklayan genelge”ye karşı sürdürdükleri sessiz ve pasif tavrı yine büyük ölçüde takılmaları anlaşılmaz bir yaklaşımdır ve Atatürk Cumhuriyeti Türkiyesi’ne yakışmamaktadır.
UPSD ve bu ülkenin aydın insanları olarak bu çağı geriye taşıyacak tüm eylemleri kınadığımız kadar siyasi ortamlarda sürdürülen bu yakışıksız, iki yüzlü tavırların da takipçisi olacağımızın bilinmesini isteriz.
Değerli Türk halkına ve sanat ortamımıza saygı ile duyurulur.
UPSD BAŞKANI
Bedri Baykam
UPSD YÖNETİM KURULU ÜYELERİ
Denizhan Özer
Fehim Güler
Murat Havan
Melik İskender
Yorum Yazın