CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş ve CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek'in gözaltına alınmasının ardından CHP Antalya İl Başkanlığı tarafından düzenlenen buluşmaya katıldı.

Başarır, şunları söyledi: "Bizim sokağa çıkacak yüzümüz var, senin sokağa çıkacak yüzün yok"  “Yine kara bir sabaha uyandık. Binlerce belediye var, büyükşehir belediyeleri var, il belediyeleri var, ilçe belediyeleri var, belde belediyeleri var. Neden bir gün de AKP’li bir belediye başkanının sabah 6’da kapısı çalmıyor? Neden? ‘Temiz eller operasyonu’ yapmaya kalkıyorsun, mesela İzmir’de diyorsun ki, ‘Mevcut belediye başkanı Tunç Soyer’i şikayet etti’ diyorsun. Yalan… Bu kadar Cumhuriyet Halk Partili belediye başkanlarının şikayetlerine kıymet veriyorsun da Sayın Mansur Yavaş, Melih Gökçek’i on kez delilleriyle şikayet etti neden yargılamıyorsun? Yargılayamazsın. Belediye başkanlarımızın cenazelere yollamış olduğu 750 lira çiçek parasını soruyorlar ama Melih Gökçek’in Anka Park ile kamuya yarattığı zarar 7,5 milyar lira. Ama bizi yargılıyorsun. Olmaz. Bakın yargılanmaktan asla korkmuyoruz ama adil, eşit olduğu, soruşturmalar namus ekseninde yürütüldüğü sürece. Binlerce kişiyi gözaltına aldın, belediye başkanlarını gözaltına aldın. İşte Muhittin Böcek kapısı çalındı, Tunç Soyer görevi bitti kapısı çalındı. Hepsi evinde… Kaçan yok ki kovalıyorsun, neden davetiyeyle insanları ifadeye çağırıp, medeni bir şekilde ifade almıyorsun? Suçumuz 31 Mart seçimlerinde birinci parti olmak. Tarihte Antalya’yı ilk kez üst üste iki kez kazanmak. Valla bu suçsa Recep Tayyip Erdoğan hiç merak etme, biz bunu işlemeye devam edeceğiz. Biz kazanacağız. Diyor ki ‘Sayın Özgür Özel Ankara’dan dışarı çıkma, sen çıkmaz sokağa girdin.’ Bakın tehdit bu, yani diyor ki miting yapma, Anadolu’ya gitme, sokağa gitme. Valla şükürler olsun ki bizim sokağa çıkacak yüzümüz var, senin sokağa çıkacak yüzün yok. Bizim alnımız ak. O yüzden mücadeleye devam edeceğiz. O partisini devletle özdeşleştirmiş, karşımızda bir parti devleti var, tüm gücünü kullanıyor. Bizler tehdit altındayız, geçen hafta Genel Başkanımıza fezleke geldi. Bizlere her ay bir fezleke geliyor. Diyor ki bir adım sonrası milletvekillerine geliyorum. Gel gel, buradayız biz. Gel, çünkü sen yakında orada olmayacaksın. Bu halk seni yollayacak.

"Temiz eller operasyonunu temiz eller yapar, kirli eller yapmaz"

Temiz eller operasyonunu temiz eller yapar, kirli eller yapmaz. Daha geçen hafta KİT Komisyonu’nda bir rapor geldi elimize, AKP Milletvekili Vahit Kiler 100 milyon dolar kredi çeker Halk Bankası’ndan, bunu ödemez. ‘Param yok binayı Halk Bankası’na borcuma karşılık vereyim’ der, 100 milyon dolar karşılığı binayı alır Halk Bankası, sonra satamaz. Sonra tekrar Vahit Kiler’e döner ‘Ben burayı satamıyorum’ der, Vahit Kiler’de 48 milyon dolara binasını geri alır. Fark ne kadar 52 milyon dolar, yani 2 milyar 100 milyon… İstanbul’dan Adıyaman’dan Antalya’dan Beşiktaş’tan Esenyurt’a kadar, eğer ki bırakın 2 milyar 100 milyonu, bırakın 200 milyonu… 50 milyonluk bir kamu zararını ortaya koyamadılar. Ama Vahit Kiler şu anda villasında oturuyor, benim belediye başkanlarım nezarette, yazıklar olsun! İnsanların aldığı evi soruyor, sor. 5 milyonluk evi soruyor, 8 milyonluk evi soruyor, sor ama Gökçek ailesinin 600 milyonluk villasını da sor, soramazsın. O yüzden biz bir milim geri adım atmayacağız, eğilmeyeceğiz, bükülmeyeceğiz. Ankara’nın dışına çıkıp Anadolu’yu karış karış gezeceğiz. Ülkenin adalete, ülkenin adil bir düzene ihtiyacı var bunu hep beraber yaratacağız. Sakın moralinizi bozmayın. Adıyaman Belediye Başkanımız orada, hayatının son üç yılını depremzedelere verdi. Adana Belediye Başkanımız Zeydan Karalar… Adana gibi başkan dimdik ayakta. Muhittin Böcek, isteseler de istemeseler de üst üste iki kez tüm devlet gücüne rağmen bu seçimi kazandı, adliyede şu anda. Tayyip Bey bizi almakla bitiremezsin, buradayız bak buradayız. Biz çok fazlayız, biz 86 milyonuz, biz halkız, işçiyiz, köylüyüz, biz çok iyi insanlarız. O yüzden iyiler kazanacak, kötüler kaybedecek. Her şey çok güzel olacak.”

Özçağdaş ise şunları kaydetti:

"20 milyondan fazla seçmenin iradesi sakatlanmış durumda"

"Çok değerli Antalyalılar, Antalya’ya, Türkiye’nin ve dünyanın koşarak geldiği bu güzel kente, daha iyi bir şey için gelmek isterdim. Daha güzel anılar için gelmek isterdim. Ama önce Manavgat’ta sonra Büyükşehir Belediyemizde yaşanan sorunlar nedeniyle, yapılan yargı darbesi nedeniyle buradayız. Biz buradayız, arkadaşlarımız Adana’da Adıyaman’da, Genel Başkanımız Amasya’da. Türkiye seçmeninin 20 milyonundan fazlası, 16 milyonu İstanbul’da olmak üzere kullandıkları tercihler araçsallaştırılmış yargı marifetiyle görevlerinden alınıyorlar, gözaltına alınıyorlar, tutuklu hale getiriliyorlar. Ekrem İmamoğlu ve İstanbul’daki sekiz belediye başkanımız, yani İstanbul’un seçilmiş 27 belediye başkanının 9’u, üçte biri bugün tutuklu. Seyhan ve Ceyhan Belediye Başkanlarımız bugün tutuklu. Ovacık Belediye Başkanımız, devletin kendisinden yapmasını rica ettiği iş nedeniyle görevinin başında değil. Adıyaman Belediye Başkanımız, depremzedelerin kahramanı, gözaltında. Antalyalı yol arkadaşlarımız gözaltında… 20 milyondan fazla seçmenin iradesi sakatlanmış durumda. Sarayında korkan, pısarak bakan, ‘Ankara’ya dönseniz güzel olur’ diye gönlünden geçiren, kendi iktidar ortağıyla beraber yolsuzluğa yoksulluğa kitledikleri bu ülkeyi, adaletsizliklerle hukuksuzlarla ele geçirdiklerini sandıkları bu kitleyi durdurabileceklerini zannediyorlar.

"Bu millet sizi ilk seçimlerde büyük bir selle beraber gönderecek"

Genel Başkanımız Amasya’da. 22 Haziran 1919… Gazi Mustafa Kemal Paşa, Amasya’dadır. Vatanın bağımsızlığı, milletin bağımsızlığı tehlikededir. Saray iktidarı üstüne düşen sorumluluğu yerine getirmemektedir. Milletimiz yok olmuş muamelesi görmektedir. Ve ünlü 3. maddesi: Milletin bağımsızlığını, yine milletin azim ve kararlılığı kurtaracaktır. Recep Tayyip Erdoğan ve onun küçük ortağı Devlet Bahçeli, bu millete diz çöktüremeyeceksiniz. Yedi düvel bu ülkeye diz çöktüremedi; ne Cumhuriyet Halk Partisi’ne ne bu millete diz çöktüremeyeceksiniz. Bu millet sizi ilk seçimlerde büyük bir selle beraber gönderecek. Bir çeyrek yüzyıldır yaratmış olduğunuz bütün bu haksızlıkların, bütün hukuksuzlukların, halkı içine sokmuş olduğunuz yoksulluğun, devleti soyup soğana çevirmiş olmanızın, bunların tamamının hesabını bağımsız mahkemelerde vereceksiniz. Genel Başkanımız bir kere daha söyledi: Cumhuriyet Halk Partisi bir yüzyıldan fazla devam eden, dünyanın kesintisiz en uzun süre iktidar odağı olan ya da iktidar iddiası olan partisi olarak yoluna devam edecek. Çünkü Cumhuriyet Halk Partisi, bu Cumhuriyet’in kurucu partisidir, Sivas Kongresi’nde kurulmuş bir partidir, Cumhuriyet’in kuruluşundan önce kurulmuş bir partidir ve Cumhuriyet Halk Partisi Kuvayimilliye’nin partisidir. Ey iktidar sahipleri, 2 milyon üyemiz var. Eğer söylersek on milyonlarca daha Cumhuriyet Halk Partisi'nin üyesi olmaya hazır yurttaşlar var. Bir kişiyi alarak, üç kişiyi alarak, beş kişiyi alarak, 20 belediye başkanı alarak bu partiye diz çöktüremeyeceğinizi burnunuz sürtüle sürtüle anlayacaksınız, bunu göreceksiniz. Hep beraber buradan İstanbul’a, Edirne’ye, Tekirdağ’a, Düzce’ye, Sakarya’ya, Eskişehir’e, İzmir’e tutuklu nerede arkadaşımız varsa, hepsine selam olsun. Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz."