Hem Cumhuriyetimizin yüzüncü hem de Atamızın ölüm yıldönümü olan 10 Kasım’ın art arda geldiği dönemlerde bütün kurumsal firmalar reklamlarını bunun üzerine kurgulamış ve ortaya televizyon kanallarında reklam izlediğimiz güzel bir dönem olmuştur. Her ne kadar zaman zaman umutsuzluğa kapılsak bile ülkemizde hala geçmişine bağlı sağlam kuşakların olduğunu görmek gurur verici.
Bir başka umut verici gelişmede geçtiğimiz günlerde Cumhuriyet Halk Partisi kurultayında yaşandı. Delege sistemiyle partide kendi istemediği müddetçe genel başkan gitmez metaforu yerle yeksan oldu. Hiç şüphesiz ki bu değişim küskün seçmenin geri dönmesi açısından hayati önem taşıyor. Eğer değişim olmasa idi bu seçim sosyal analiz niteliğinde gelişecekti. CHP seçmeninin bir bölümü özellikle genel merkez destekçisi – değişim karşıtı – bölgelerde sandığa gitmeyerek ve İzmir başta olmak üzere birçok şehirde ciddi oy kayıplarına sebep olacaktı. Neyse ki genç kadrolarla umut verici bir değişim gerçekleşti umarım geçmiş dönemlerde yapılan hatalar tekrarlanmaz ve artık başarısızlığa susamış CHP seçmeninin bundan sonra yüzü güler.
TERÖR DEVLETİ NASIL OLUNUR?
Latince kökenli olan terör kelimesi etimolojik olarak korku kelimesinden türemiştir. Fransız devrimiyle uluslararası olan bu olay bizimde başımıza bela. Yine Dünyada birçok terör örgütü geçmişten günümüze var olmuş ve yok olmuştur. Fakat sistematik olarak ciddi bir devlet görünümde hiçbir zaman var olmamıştır. Ta ki günümüzdeki İsrail devletine kadar. Haması bahane ederek hastane, okul, mülteci kampı, cami gözetmeden bombalayan her katliamda ölenlerin en az % 70‘i kadın ve çocuklardan oluşan başka bir operasyon herhalde yeryüzünde yaşanmamıştır. Rusya’nın Ukrayna saldırısı karşısında yeri göğü inleten Batı’nın Gazze’de yaşanan katliamlar karşısında sessiz kalması ikiyüzlülüğün daniskasıdır. Hadi Batı riyakar onu anladık peki ya İslam İş Birliği Teşkilatı? Suudi Arabistan , Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkeler! Kınamaktan öteye geçemeyenler, en ufak bir yaptırıma onay vermeyenler..
Yorum Yazın