EZBERLETİLMİŞ SİYASET ve ÖĞRETİLMİŞ ÇARESİZLİK Hüseyin okumuş
Değerli dostlar, hepimiz az veya çok siyasetin tozlu yollarında epeyce yıl eskitmiş kişileriz...
Enaniyet duygusu sayılmasın ama bir çoğumuz Nurettin Nebati kadar ekonomi, Bekir Bozdağ kadar adalet, Bülent Turan, Cahit Özkan,Hamza Dağ kadar siyasetten anlayacak bagaja ve bilgi birikimine sahibiz...
Akşamları yapacak başka iş olmadığından ve yaş ilerledikçe uyku ihtiyacı azaldığından geç vakitlere kadar tekrarları dahil tv programlarını takip etmekte, sosyal medyadan ibretlik videoları izleyerek vakit geçirmekteyiz...
Siyasi literatürümüze AKP ile giren bir kısım kavramların toplumu esir alışına şahit oluyor, 20 yıldır toplumun Hitler'in propaganda bakanı Gobels'in uydurduklarından daha beter yalanlarla "öğretilmiş çaresizliğe" mahkum edildiğini üzülerek izliyoruz. Adam milletvekili, akit tv de zamların sebebinin CHP olduğunu söyleyebiliyor. Birisi çıkıp 1993 de
"Ümraniye çöplüğünde patlama meydana geldiği sırada ülkeyi Kılıçdaroğlu yönetiyordu" diyebiliyor. Sokak röportajında kelli felli, Almanya'dan geldiğini söyleyen biri doğalgaz, elektrik,akaryakıt ve gıda zamlarının sebebini CHPye yüklüyor...
Büyük bir çoğunluk "Ekonomiyi kim düzlüğe çıkarır?" sorusuna cevap ve çare olarak, ülkeyi 20 yıldır talan eden ekibin başındaki şahsı gösterebiliyor... 10 yaşındaki çocuk "oyunuzu bu amcaya verin, Bay Kemal haindir" diye bağırtılıyor... Pkk nın içişlerine müdahale edilerek bebek katilinin örgütteki nüfuzu üzerinden birileri tehdit edilerek oy devşirmeye çalışılıyor ve bu durum "beka kandırmacası" ile uyutulan kitlelerce normal karşılanıyor...
Bütün bu toplumsal negatif tavrın sebebi Türkiye halkının sosyolojide "ÖĞRETİLMİŞ ÇARESİZLİK" olarak tarif edilen bir psikolojiye sürüklenmiş olmasıdır...
Hindistan'da yavru filler zincirlerle ayaklarından bağlanıyorlar. Yavru fil kendini zincirden kurtarmaya çalışsa da zinciri kıramıyor. Netice fil büyüyüp zinciri kurabilecek bir güce eriştiğinde artık zinciri kırma inancını kaybediyor ve zincirli yaşamına devam ediyor...Filin esaretinin devamının sebebi güçsüzlüğü değil, kendine olan güvenini kaybetmesidir...
İşte içinde bulunduğumuz toplumun büyük bir kısmı iktidarın değişmesi inancından planlı bir şekilde uzaklaştırılarak, trolleri vasıtası ile "ne yaparsak yapalım yine reis kazanır" çaresizliğine mahkum edilmek istenmektedir...
İzlediğimiz tv programlarında tek merkezden üretilen ve "öğretilmiş çaresizlik" doğrultusunda ve "ezberletilmiş siyaset" icabı olarak iftira ve yalan siyasetine devam eden siyaset eskilerinin ve partili gazetecilerin aczini gördükçe bir dönemin bittiğini,ve fillerin zinciri kırabileceğine inanmaya başladığını görmekteyiz...
Bu meyanda birbirinden farklı programlara sahip, şahsi ve nefsi hesaplarını bir tarafa bırakarak "sıkıntıdaki ülkemiz için ne yapabiliriz, bu açmazdan nasıl çıkarız" sorusuna cevap arayan 6 siyasi parti liderinin meseleyi tartışmak ve kötü gidişata dur demek amacı ile 12 şubatta bir araya gelmesi çok çok önemlidir. Bu toplantı-görüşme ülkenin gündemine oturmuş olarak yandaş kanalların da konusunu ve korkusunu oluşturmaktadır...
Selam ve sevgi ile..
Yorum Yazın